Çok teşekkürler, Yusuf Bey, beni bu konularda da aydınlatmanız gerçekten çok iyi oldu. Artık ona göre alırım önlemlerimi. İyi çalışmalar...

Yusuf Bey, ben tekrar vaktinizi alıyorum ama size sormak istediğim bir şey daha var. Bahsettiğiniz tescil işlemini kitap bittiğinde kesinlikle yaptıracağım. Bunun dışında ben bu konuyla ilgili yabancı forumları da araştırdım ve bana kitabın flaş diskte bir kopyasını avukata vermemi tavsiye ettiler. Bu yöntem yararlı olur mu? Bir de yurt dışında bu gibi hallerde bilgisayarınızdaki kitap taslaklarınızı mahkemeye sunabiliyormuşsunuz ve bu en önemli kanıt oluyormuş. Örneğin ben bir bölümü en az on kez değiştiriyorum ve değişen eski bölümleri silmiyor, saklamıyorum. Ülkemizde de bu yöntem mahkemede kanıt teşkil eder mi? Gerçi taslaklarım onlarda da var ama kitap çalışmamı internete bağlanmadığım başka bir pc'ye geçirdim. Bundan sonraki çalışmalarım onlarda olmayacak.

Yusuf Bey, değerli tavsiyeleriniz ve zaman ayırdığınız için gerçekten çok teşekkür ederim. Dediğiniz gibi yapacağım, bundan sonra onları hiçbir şekilde takip etmeyeceğim ve telefon vs. diğer yollarla beni rahatsız etmeye çalışırlarsa da hemen savcılığa başvuracağım. Kitabı yazmaya da şimdilik ara verdim. Kafamı iyice toparlamadan, başıma gelenleri tamamen aklımdan çıkarmadan devam etmeyi de düşünmüyorum. Çünkü bu yaptıkları psikolojimi gerçekten çok bozdu, kitaba devam edersem paranoyalarım da devam edecek. Umarım ileride başka yayınevleriyle de bu tür sorunlar yaşamam. Doğrusu o şahıslar yüzünden yayınevlerinin hiçbirine güvenim kalmadı. Tekrar teşekkürler, iyi çalışmalar..

Merhaba,

Ben edebiyat çevirmeniyim, İngilizce'den Türkçe'ye birkaç kitap çevirdim. Daha sonra ise bir roman yazmaya başladım. 400 sayfa kadar yazdıktan sonra ilk otuz sayfasını çeviri yaptığım yayınevinin editörüne okuttum ve fikrini söylemesini istedim. İyi veya kötü herhangi bir cevap vermedi, fakat başka bir yayınevine gidip yazdığım bu kitaptan bahsetmiş. Romanım efsane Hollywood aktrislerinden birinin hayat hikayesini anlatıyor. Bu yayınevinin editörü de bu aktrisin hayranıymış. Aynı zamanda bu editör benim ailemi tanıyormuş. Ben Çanakkale'de oturuyorum, bu kişinin ailesi de eskiden bizim mahallede oturuyorlarmış, daha sonra İstanbul'a taşınmışlar. Ama ben kendisiyle (yani bu editörle) hiç karşılaşmadım, hiç tanımam. Her neyse, sanırım yazdığım bölümü çok beğenmiş, ondan sonra Facebook hesabından sürekli bunu ima eden gönderiler yapmaya başladı. Kitabımın adında "barones" kelimesi var. Sık sık barones, dahi, süper kız kelimelerini içeren göndermeler yapmaya başladı. Ben de bundan cesaret alarak kendisine facebook'tan mesaj attım ve bir kitap yazdığımı söyledim ve okuyup düşüncelerini söylemesini istedim. Fakat cevap vermedi. Daha sonra ünlü bir yazar bu yayınevine transfer oldu ve yeni kitabı çıktığı ilk gün beni facebook'tan ekledi. Kendisini çok beğendiğimi vs. söyledim. Eğer bir gün ben de ünlü bir yazar olursam evlenir miyiz diye sordum. Bakarız dedi. Kitabımı okumasını istedim, okuyamam dedi. Daha sonra beni facebook'undan sildi. Ondan sonra da facebook'un dan sürekli benden hoşlandığını ima eden göndermeler yapmaya başladı. Ben de bunun üzerine başka hesaplardan ekleyerek fakat yine ben olduğumu ima ederek birkaç kez kendisiyle konuşmaya çalıştım ama hiç yanıt vermedi. Daha sonra bu editör ve yazar birlikte beni adım, soyadım ve adresimle birkaç tane pornografik siteye kaydetmişler. Mailime gelen spam maillere bakma adetim yoktu ama bir gün facebook hesaplarından o spam maillerin onlardan geldiğine dair bir gönderme yaptılar ve bunun üzerine ben de neler olduğunu merak ederek maillerdeki bağlantılara tıkladım. İşte birçokahlaksız mesaj yazmışlar vs. Onlara mesaj atarak bu ahlaksızlığı niçin yaptıklarını vs sordum, yine cevap vermediler fakat facebook'larından yine gönderme yapmaya başladılar. Yok ben onun ruh eşiymişim, benimle evlenmek istiyormuş vs. (artık nasıl bir zihniyetse hem evlenmek isteyip hem böyle bir şey yapmak).
Her neyse, bunun bir tuzak olduğunu çok sonra anladım. Bana gönderilen spam maillerden yönlendirildiğim siteler sahteymiş. Başka sitelerin adına benzetilerek (harf farkı var arada) düzenlenmiş ve ben siteye girdiğim anda arka plandaki java downloader denen kodlarla bilgisayarıma Trojan RAT (Uzaktan yönetim trojanı) yüklenmiş. Bu kişiler sekiz ay boyunca bilgisayarımda ne yaptığımı takip etmişler. Kitabımın yazdığım bölümlerini, fotoğraflarımı kendi PC'lerine çekmişler. Allah'tan sınavlarım vardı da onlara çalıştığım için kitap yazmaya ara vermiştim. Kitabı bitirmiş olsaydım ne olabilirdi bilmiyorum. Ve bu kişiler bu sekiz ay boyunca benim kitaba devam etmediğimi gördüler ve bana facebook hesaplarından önce kitaba devam etmem için motive edici göndermeler yaptılar. Dahi olduğumu, çok büyük bir yetenek olduğumu, o yazarın benimle evlenmek istediğini söylediler. Ama pornografik site olayından sonra onlara güvenim kalmamıştı tabii ve bana direkt cevap yazmamalarından da huylanarak kitabımı çalmak isteyebileceklerini düşündüm (birçok yazar adayı gibi) ve kitabı yazmayı iyice bıraktım. Bu sefer aşağılayıcı göndermeler yapmaya başladılar. Yok açmışım, garibanmışım, o adamla evlenmeliymişim, hayallerimi gerçekleştiirmek için kitabı bitirmeliymişim, yoksa açlıktan ölürmüşüm. Buna da aldırmayınca eski arkadaşlarımla görüşmüşler ve eski çıktığım çocuklar hakkında bilgi toplamışlar. Yok onunla öpüşmüşüm, bununla yatmışım (tamamen yalan) ve bu yalanları tüm edebiyat çevresine anlatmışlar ya da anlatmışlar gibi izlenim veriyorlar, beni "senin ne olduğunu bir anlatmaya başlarsak" vs laflarıyla tehdit ettiler birkaç kez.

Biliyorum sorum çok uzun oldu ama tam bir yardım, görüş alabilmek için başıma gelenleri olduğu gibi anlatmak ihtiyacı hissettim. Eğer görüntü kirliliği yaptıysam, okuyanların vaktini aldıysam üzgünüm. Belki bu anlattıklarıma inanmayanlar olacaktır fakat bu başıma gelenlerin hepsi doğru ve bunu yapanlar Türkiye'nin en büyük yayınevlerinden biriyle en tanınmış yazarlarından biri. Hakaretleri, tehditleri, moral bozucu hareketleri sinirlerimi çok fazla yıprattı. Sürekli facebook'ta benim hakkımda ne yazdıklarına bakıyordum, fakat bakıp da moralimi bozmak istemiyordum. Nasılsa bir şey yapamazlar diyordum. Bu konuda psikiyatriste bile gittim. Onların ne yaptıklarına bakmamak, ilgimi başka tarafa yönlendirmek için anti depresan istedim ama reddetti ve beni savcılığa gitmeye ikna etti. Fakat savcı beni pek fazla dinlemedi ve kitabın başkasının adıyla çıkarsa, fotoğrafların falan internete düşerse o zaman gel dedi.

Ondan sonra facebook'a bakmamaya başladım. Bu sefer de beni cep telefonumdan aramaya başladılar. Normalde pek fazla arayanım olmadığı halde sık sık tanımadığım nolardan aranıyordum ve açmıyordum. Açmayınca da facebook'ta "telefonla konuşmayı da sevmez" tarzında şeyler yazıyorlardı. Ve bu sefer babamı aramaya başladılar. Karşı taraftaki kişi "uydu anteni kazandınız, ne zaman evinize getirip bağlayalım" diyor, fakat noyu google'dan arattığımda, adı sanı pek duyulmamış bir yayınevinin telefonu olduğunu görüyorum. Aynı şey birkaç kez oldu, birkaç kez bir şeyler kazandığımızı iddia eden noların üçüncü sınıf yayınevlerine ait olduğunu öğrendim. Farklı tellerden de aradılar, şimdi hepsini anlatırsam hiç bitmez yazacaklarım. Her neyse, ben facebook'a bunların hesaplarına bakınca kesiliyordu bu telefonlar, internete girmediğim zamanlar yine başlıyordu.

Bunun dışında facebook ve maillerimin şifresi kırıldı, facebook hesabıma benim eklemediğim kişilerin eklendiğini fark ettim vs. Bu olaylardan sonra pc'ye format attım ama sadece c bölümüne. Trojan RAT'tan kurtulmak için tüm bölümlerin formatlanması gerekiyormuş, yine kurtulamadım. En sonunda bana bilgisayarımda ne yaptığımı gördüklerini açık açık ima etmeye başladılar. Ben de bilgisayarcıya götürüp tümüyle formatlattım, şimdi kurtuldum mu bilmiyorum. Benim sormak istediğim, bu insanlar ne yapmaya çalışıyor. Ben artık tarafsız veya sağlıklı düşünemiyorum, sürekli kitabımı çalmaya çalıştıklarını düşünüyorum, aklıma başka bir şey gelmiyor. Çünkü kanıt olmasın diye hiçbir zaman bana doğrudan mesaj atarak cevap vermediler, hep gönderme yaptılar ve konuyu bilmeyen/olayın içinde olmayan kişilere bu göndermelerin bana yapıldığını kanıtlamam da zor. Sizce kitabımı çalmak istiyor olabilirler mi? O yazarla ilk konuştuğumuz gün kitabımı korumak için nasıl bir önlem almam gerektiğini sormuştum ve bana "mailine gönder her şeyi kanıtlarsın" demmişti. Daha sonra bu kişi mail şifremi çaldı.

Diyelim kitabı bitirsem ve bir yayınevine göndersem, yayınevi başkasının adıyla çıkarsa, mailim de ele geçirilse ve yayınevine gönderdiğim mail silinse, mailin yurtdışındaki serverları silinen mailleri saklar mı, kanıt olur mu? Veya notere onaylatsam, fakat bu kişiler kitabı ingilizceye çevirtip yurtdışında takma isimle yayınlatsa, noter hükmü yurtdışında geçer mi? Çeviri olacağı için uzun bir bilirkişi incelemesi vs gerekir mi? Yoksa kitabımı çalabilmelerine imkan yok, kolayca kanıtlayabilirim ve ceza alırlar, onlar da bunun farkındalar, böyle bir şey yapmazlar, amaçları sadece rahatsız etmek, moral bozmak veya dalga geçmek mi? Bu konularda birileri beni aydınlatır, fikirlerini söylerse gerçekten çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler..