Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

29 Eylül 2024, 05:23:27

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,222
  • Latest: sezai04
Stats
  • Toplam İleti: 8,877
  • Toplam Konu: 4,419
  • Online today: 464
  • Online ever: 554
  • (18 Mayıs 2024, 06:22:10)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 556
Total: 556

Tazminat ve Nafaka Çıkmaz Noktadayım :(

Başlatan ahomag, 15 Mart 2012, 13:11:38

« önceki - sonraki »

ahomag

Herkese merhabalar,
Eski eşimle 3 yıllık bir araya gelmeme sebebi ile kusurlu olduğum halde dava açtım. Bu süre zarfında yaklaşık 1,5 yıldır işsiz' im ve ara sıra serbest ticaret ile 450 - 750 TL civarında aylık bir gelirim olabiliyor. Bir oğlumuz var. Dava sonucunda kusurlu olduğumdan Hükmolunan ceza ; 20.000 Manevi , 15.000 Maddi olma ile 35.000 TL tazminat, ve 300 Ufaklığa, 350 eski eşime toplamda 650 TL nafaka ödemem çıktı. Bu arada yeşil kartım var. sağlık sigortam olmadığından ve gelirim yeterli olmadığından çıkarttığım.
Ailemden konu ile ilgili yardım istedim ve babam evlerden birini eski eşime vermeyi teklif etti ve ben eski eşim ile görüşüp tazminat ve kendisine ait çıkan nafakadan feragat etmesini, ufaklığın nafakasını ise ödemeyi taahüt etmeme rağmen kabul etmedi ve şimdi benden bu bedelleri istiyor. Temyiz süremiz daha geçmedi bir kaç gün daha var.
Arkadaşlar ben bu paraları gerçekten ödeyemem. Avukata danıştığımda anlamsız cevaplar alıyorum. Neyin var ki ne alacaklar, boş ver ödeme. Nafakayı ise öde yoksa cezası büyük. Anladım ama ben zaten nafakayı da ödeyemem ki ? Hakim' e tüm bildirimlerimizi yapmamıza rağmen, üzerime kayıtlı hiç bir şeyim yok, maddi gelirim ve yeşil kartım belli bu kadar bedel neden çıktı anlamadım. Üstelik babamın teklif ettiği evin 1/3 'lük kısmını da eski eşime hibe ettik davadan hemen önce ama o yinede tazminat davası açtı ve hakime bunu da söyledik. Maddi bir zararı da yok yani.
Lütfen bana bir yol gösterin. Kimseye derdimi anlatamıyorum. Bunun sonu kötü olacak. Şimdi daha temyiz zamanım varken bana bir yol gösterin.

1. Temyize vermeyi böylece haciz süresini uzatmayı düşünüyorum,
2. Nafaka azaltma davası açmayı düşünüyorum ki bunun sebebi, nafakanın tamamını ödeyemeyeceğim. Bu yüzden yaptığım araştırmalarda 3 aylık nafaka ödenmez ise hapis bile çıkabiliyormuş. Ben ancak 350 ödeyebilirim aylık olarak geriye kalan borç olarak kalacak,
3. Nafaka azaltma davası açtıysam ve belli miktarlarda ödeyebiliyorsam yine de haciz ve HAPİS cezaları hüküm olur mu ? Yani nafaka azaltma davası boyunca biriken ne olacak ?

Lütfen bu sorularıma net cevaplar verin.

Çok teşekkür ederim.

Avukat

Merhabalar.

Alıntı Yap1. Temyize vermeyi böylece haciz süresini uzatmayı düşünüyorum,
2. Nafaka azaltma davası açmayı düşünüyorum ki bunun sebebi, nafakanın tamamını ödeyemeyeceğim. Bu yüzden yaptığım araştırmalarda 3 aylık nafaka ödenmez ise hapis bile çıkabiliyormuş. Ben ancak 350 ödeyebilirim aylık olarak geriye kalan borç olarak kalacak,
3. Nafaka azaltma davası açtıysam ve belli miktarlarda ödeyebiliyorsam yine de haciz ve HAPİS cezaları hüküm olur mu ? Yani nafaka azaltma davası boyunca biriken ne olacak ?

1) Mahkemenin nafaka ödenmesine ilişkin kararı siz temyiz etseniz bile icra takibine konu edilebilir. Yani nafaka hakkındaki mahkeme kararına istinaden icra takibi yapılabilmesi için kararın kesinleşmesi şart değildir. Dolayısıyla kararı temyiz etmeniz size bu anlamda bir fayda sağlamaz.
2) Medeni Kanun'un 176. maddesinin 4. fıkrasına göre, "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyeti gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Bu hükme göre nafakanın azaltılmasını istemeniz mümkündür, ancak mahkeme karar vermesinden kısa bir süre sonra ve ekonomik durumda bir bozulma olmaksızın dava açarsanız, çok büyük ihtimalle davanız reddedilecektir. Aşağıda buna ilişkin bir Yargıtay Kararı bulunuyor.
3) Bu sorunuz için aşağıdaki linkteki açıklamalara bakabilirsiniz:
http://www.vekil.net/forum/soru-cevap-ve-yardimlasma-bolumu/odenmeyen-nafaka-icin-ikk-344-tazyik-hapis-cezasi/

Kolay gelsin...




T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/13265
K. 2005/12780
T. 29.11.2005

4721/m.174,175

DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı ( nafaka borçlusu ), dava dilekçesinde; boşanma kararı ile birlikte davalı kadına 100.000.000 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuklar için ayrı ayrı 200.000.000 er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, kendisinin polis memuru olup, maaşı ile zor geçindiğini, ayrıca davalı kadının işe girdiğini, yine 1989 doğumlu Fuat'ın Askeri Lisede okuyup masraflarının devlet tarafından karşılandığını belirterek fazla olan iştirak ve yoksulluk nafakasının indirilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının polis memuru olduğunu hakkaniyete göre nafakanın indirilmesi gerektiğini belirtmek suretiyle yoksulluk nafakasının 75.000.000 TL., müşterek çocuklardan 1992 doğumlu Funda için 150.000.000 TL., 1989 doğumlu Fuat için de 125.000.000 TL. olarak iştirak nafakasının indirilmesine karar verilmiştir.
1-Davacının temyiz itirazları yönünden;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davacının temyiz itirazlarının reddine,
2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Taraflar arasında görülen ve 4.10.2001 tarihinde açılan boşanma davasında davacının 800.000.000 TL maaş aldığı tesbit edilmesine rağmen davalı kadın için 100.000.000 lira yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar için ayrı ayrı 200.000.000'er TL iştirak nafakasının ( kararın kesinleştiği tarihten itibaren ) tahsiline karar verildiği ve hükmün ( temyiz edilmeden ) 25.3.2004 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Nitekim 14.6.2004 tarihinde açılan şimdiki davada ise davacının 1.461.790.000 TL maaş aldığı, davalı kadının çalışmadığı ve müşterek çocuk Fuat'ın önceki dava sırasında da Askeri Lisede öğrenci olduğu tesbit edilmiştir.
Bu durumda, boşanma kararının kesinleşmesinden çok uzun bir zaman geçmediği, davacının ekonomik ve mali durumunda olumsuz bir değişiklik olmadığı gibi maaşının arttığı anlaşıldığına göre ( hükmedilen nafakanın nafaka borçlusu için katlanılmaz bir hal aldığı ispat edilemediği ve kişisel borçlarının davalı kadın ve çocukları ilgilendirmediği düşünülmeden ) davacının nafakanın indirilmesi talebinin kabulüne karar verilmesi hakkaniyete uygun değildir.
O halde mahkemece, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.11.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.