Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

24 Kasım 2024, 16:04:43

Login with username, password and session length
Üyeler
Stats
  • Toplam İleti: 8,886
  • Toplam Konu: 4,420
  • Online today: 548
  • Online ever: 648
  • (29 Eylül 2024, 09:37:03)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 468
Total: 468

Nitelikli Hırsızlığa Teşebbüs

Başlatan Hep sonradan, 31 Mayıs 2014, 14:38:26

« önceki - sonraki »

Hep sonradan

Merhaba
Ben ve arkadaşım üniversite öğrencisiyiz yakın bir zamanda maddi durumdan dolayı ve belkide macera olsun diye bir mağazadan  karşılıksız 6 adet t shirt almaya çalışırken yakalandık. Yaptığımız şeyin ciddiyetini ne yazık ki geç anladık.Karakolda tutanak tutuldu,savcı karşısına çıktık olay kamu davasına dönüştü ve mahkememiz olacak.tutanakta kayıtlı maket bıçağı var. Nitelikli hırsızlığa teşebbüs ve mala zarar verme olarak dava açılmış.şikayetçiyle konuştuk fakat kamu davası olduğu için yapabileceği pek birşey yok gibi.
Acaba biz bu davadan en iyi ne şekilde kurtulabiliriz. daha önceden sabıkamız yok ve öğrenciyiz.Ben kendi araştırmalarıma bakarak malın değerinin azlığı ve daha değerlisi varken daha az değerliyi almamız yönünden ceza verilmesine yer olmadığı kararı olduğunu düşünüyorum fakat bu kararın ilerde memuriyete engel olup olmadığını bulamadım ama adli sicilede arşiv kaydınada işlenmediği için sorun yaratmayacağını düşünüyorum.Konu hakkında bilgisi olanlar durumu değerlendirip bu mevzunun en iyi ne şekilde kapanacağı konusunda bilgi verirse çok memnun oluruz. Teşekkürler...

kilimanjaro

Merhabalar. Malın değerinin azlığı hususundaki değerlendirmeniz isabetli değil. Dolayısıyla muhtemelen dava sonucunda hapis cezasına hükmedilecektir. Bununla birlikte, yargılama esnasındaki sözleriniz/tavırlarınız da dikkate alınarak bu ceza ertelenebilir veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına (ki bu sizin için daha iyi olur) karar verilebilir (HAGB için mutlaka mahkemeden talepte bulunmalısınız). Dolayısıyla ümitsizliğe kapılmanıza gerek yok. Yine, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 150. maddesi uyarınca mahkemeden ücretsiz avukat talebinde bulunabilirsiniz. Mahkeme bu talebiniz gereğince size Baro kanalıyla ücretsiz bir avukat görevlendirecektir. Mahkeme hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verirse, bu hüküm memuriyete engel teşkil etmeyecektir. Konuyla ilgili detaylı bilgiyi buradan okuyabilirsiniz: http://www.vekil.net/forum/soru-cevap-ve-yardimlasma-bolumu/memuriyet-ile-ilgili
Ancak mahkeme ertelemeye karar verirse, bu durum memuriyete engel teşkil eder. Zira Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinde aynen şu hüküm bulunmaktadır: "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, (İptal ibare: Anayasa Mah.nin 25/02/2010 tarihli ve E. 2008/17, K. 2010/44 sayılı Kararı ile.) zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak."
Allah kolaylık versin...


HIRSIZLIK
Madde 141 - (1) Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.    
(2) (Mülga fıkra: 02/07/2012-6352 S.K./105.md.)    

NİTELİKLİ HIRSIZLIK
Madde 142 - (1) Hırsızlık suçunun;    
a) Kime ait olursa olsun kamu kurum ve kuruluşlarında veya ibadete ayrılmış yerlerde bulunan ya da kamu yararına veya hizmetine tahsis edilen eşya hakkında,
b) Herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında,
c) Halkın yararlanmasına sunulmuş ulaşım aracı içinde veya bunların belli varış veya kalkış yerlerinde bulunan eşya hakkında,    
d) Bir afet veya genel bir felâketin meydana getirebileceği zararları önlemek veya hafifletmek maksadıyla hazırlanan eşya hakkında,    
e) Adet veya tahsis veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında,    
f) (Mülga bent: 02/07/2012-6352 S.K./82.md.)    
İşlenmesi hâlinde, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.    
(2) Suçun;    
a) Kişinin malını koruyamayacak durumda olmasından veya ölmesinden yararlanarak,    
b) Elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle ya da özel beceriyle,    
c) Doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak,    
d) Haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak suretiyle,    
e) Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle,    
f) Tanınmamak için tedbir alarak veya yetkisi olmadığı hâlde resmî sıfat takınarak,    
g) Barınak yerlerinde, sürüde veya açık yerlerde bulunan büyük veya küçük baş hayvan hakkında,    
İşlenmesi hâlinde, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun, bu fıkranın (b) bendinde belirtilen surette, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kimseye karşı işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte biri oranına kadar artırılır.    
(3) Suçun, sıvı veya gaz hâlindeki enerji hakkında ve bunların nakline, işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi hâlinde, (Değişik ibare: 02/07/2012-6352 S.K./82.md.) beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, (Değişik ibare: 02/07/2012-6352 S.K./82.md.) ceza yarı oranında artırılır ve onbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.    
(4) (Ek fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.6.md) Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla konut dokunulmazlığının ihlâli veya mala zarar verme suçunun işlenmesi halinde, bu suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikâyet aranmaz.    

SUÇUN GECE VAKTİ İŞLENMESİ
Madde 143 - (1) Hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte birine kadar artırılır.    

DAHA AZ CEZAYI GEREKTİREN HÂLLER
Madde 144 - (1) Hırsızlık suçunun;    
a) Paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde,    
b) Bir hukukî ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla,    
İşlenmesi hâlinde, şikâyet üzerine, fail hakkında iki aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.    

MALIN DEĞERİNİN AZ OLMASI
Madde 145 - (1) (Değişik fıkra: 29/06/2005-5377 S.K./16.mad) Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, suçun işleniş şekli ve özellikleri de göz önünde bulundurularak, ceza vermekten de vazgeçilebilir.

SUÇA TEŞEBBÜS
Madde 35 - (1) Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur.
(2) Suça teşebbüs hâlinde fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onüç yıldan yirmi yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Diğer hâllerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.

TAKDİRİ İNDİRİM NEDENLERİ
Madde 62 - (1) Fail yararına cezayı hafifletecek takdiri nedenlerin varlığı hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine, müebbet hapis; müebbet hapis cezası yerine, yirmibeş yıl hapis cezası verilir. Diğer cezaların altıda birine kadarı indirilir.
(2) Takdiri indirim nedeni olarak, failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar göz önünde bulundurulabilir. Takdiri indirim nedenleri kararda gösterilir.
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.

Hep sonradan

Teşekkürler kilimanjaro malın değerinin azlığı hususunun belli bir ölçüsü olmadığı için hakim ceza vermekten vazgeçemez mi ? Şikayetçiylede konuştuk bu aşamada yapabileceği birşeyler var mıdır sizce.

kilimanjaro

Alıntı yapılan: Hep sonradan - 31 Mayıs 2014, 17:12:53
Teşekkürler kilimanjaro malın değerinin azlığı hususunun belli bir ölçüsü olmadığı için hakim ceza vermekten vazgeçemez mi ? Şikayetçiylede konuştuk bu aşamada yapabileceği birşeyler var mıdır sizce.

Şikayetçinin şikayetten vazgeçtiğini ve (varsa) zararının da giderilmiş olduğunu mahkemeye bildirmek dışında yapabileceği bir şey yok. Malın değerinin azlığı derken aklınıza beş on TL gibi düşük tutarları getirin. Örneğin bir simit, ekmek, sigara, içecek, vs. çalındığında uygulanabilecek bir madde olarak değerlendirin. Sizin olayınızda şayet tek tişört olsaydı ve bu tişörtün değeri de 10 TL civarında olsaydı, bu durumda "malın değerinin azlığı" söz konusu olurdu. Ama olayınızda muhtemelen malın değerinin az olduğu yönünde hakimde bir kanaat oluşmayacaktır diye düşünüyorum. Aşağıda Yargıtay'ın konuyla ilgili emsal bir kararı bulunuyor. Ben böyle düşünüyorum ama siz elbette savunmanızda malın değerinin az olduğunu da özellikle belirtirsiniz. Belki de hakim konuya tam da arzu ettiğiniz istikametten yaklaşacak ve malın değerinin az olduğuna hükmedecektir. Allah kolaylık versin...



T.C.
YARGITAY
6. CEZA DAİRESİ
E. 2006/2412
K. 2006/9657
T. 11.10.2006

765/m. 493/1, 522
5237/m. 142, 145

DAVA VE KARAR : 1- Sanığın kişisel çeviklikle balkona çıkıp, açık pencereden konuta girerek eşya almak biçiminde gerçekleşen eyleminin, 5237 Sayılı TCK.nun 142/1-b. Maddesine uyan suçu oluşturduğu; 5237 Sayılı TCK.nun 142/2-b. Maddesindeki "Özel beceri"nin elde veya üstte taşınan eşyayı almaya yönelik bulunduğu gözetilmeyerek, yazılı biçimde karar verilmesi,
2- 5237 Sayılı TCK.nun 145. maddesindeki "Malın değerinin azlığı" kavramının, 765 Sayılı TCK.nun 522. maddesindeki hafif ve pek hafif ölçütleri ile her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlamak dışında benzerliği bulunmadığı, "Değer azlığı"nın 5237 Sayılı Yasa'ya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, bunun; daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinmesi kadar ( Örneğin; Birkaç meyve veya ekmek, yiyecek; 1-2 defter, kalem; sigara, bira ve benzeri ), değer olarak da az olan şeyi alma durumunda, olayın özelliği ve sanığın kişiliği de değerlendirilerek, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanarak uyğulanabileceği gözetilmeden, yakınından çalınan uydu alıcısı ve gümüş eşyanın 400.00.YTL değeri de az olmadığı halde az kabul edilerek cezadan indirim yapılması,
3- Sanığın eylemine uyan 765 Sayılı TCK.nun 493/1. maddesine göre, hükümden sonra 01.06.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5237 Sayılı TCK.nun aynı suça uyan 142/1-b. Maddesinde ön görülen özgürlüğü bağlayıcı cezanın alt ve üst sınırları bakımından, anılan yasanın 7/2, 5252 Sayılı Yasa'nın 9/3. maddeleri ışığında sanık yararına olması ve 5237 Sayılı Yasa uyarınca yeniden değerlendirme ve uyğulama yapılmasında zorunluluk bulunması,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş olup ... bozulmasına, ceza süresi bakımından 5320 Sayılı Yasa'nın 8. maddesi yollaması ile 1412 Sayılı CMK.nun 326/son. maddesinin gözetilmesine, 11.10.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.

Mursel

Merhaba benim durumum cok farklı işe basladıgım bir dil kursunda 2012 yılında bu arada.kariyer.net den iş basvuruları ypıyodum bir dil kursuna ismını vermıcem görüşmeye gıttım neyse 1 hafta sonra işe basladım .bu dil kursu franchise olan bır kurum sahıs franchıse olarak almıs patron yani 3-4 ay gibi bir süre calıstım görevim egitim danısmanlıgı yani kayıt ıcın bılgı vermek,gelenlere kurumu ve dil kurslarının vs vs .bunları anlatmak ayrıyetten benımle aynı pozısyonda calısan 3 arkadas 1 ınsan kaynakları ve yardımcısı hocalar vs. bulunmakta.İlk kez bu sektörde çalıstım.İş nasıl dendıyse öyle yaptım.Daha önce hiç birini tanımam etmem bu patron kuruma gelen kayıt ücretleriin ve taksit ücretlerini muhasebecisi ile beraber yolsuzluk yapmıs tabi bizim bilgimiz yok bundan çünkü parasal herhangı bır şeyle ilgimiz yok tek ilgimiz kuruma gelen ücretler taksitler ödenir bu da muhasebeye teslim edilir.yani alt kademe bir çalısanım bu kurumda bunda 1.5 ay önce vatan emnıyet müdürlüğünden arandım hakkınızda şikayet var gerekcesı ile gittim bir de ne göreyim bu dil kurumu patronu muhasebecıyı tanımadıgım bırını daha kı hıc görmedım daha önce bu patronun baska bır semtteki subesının müdürüymüş onu ve benı de isnad ediyor.Neyse ifade vermeye gittim polis arkadaslar da anladı ifade de hatta yardımcı oldular.ne ile suclandıgımı falan 
okuttular şikayetci tarafın yazısını okudum.Bu patronla anlasma yapmıslar 3 ay deneme için franchsıse vermısler bakmıslar hanı yapabılcek mı yapamıycak mı olursa devam edecekler neyse bu tabi gelen ücretleri vs . franchıse veren fırmaya tam göstermıyor yolsuzluk yapıyor yanı bız calısanlarla ilgili de ilk calısmaya geldıgımde yenı acılmıstı orası kı bu arada 7-8 calısan var en son işe baslayan da benim bu yenı acıldıgı zaman makbuz , damga vs. yoktu kurumun sonradan geldi.o zaman gelen ücretleri A-4 kagıdına işte teslim aldım kıme ödeme yaptysa o an kım varsa kurumda isim soy isim imzalı kagıdı verıp parayı teslım alıyordu.alınan para da dedıgım gıbı kasadan sorumlu muhasabecıye verılırdı.hatta diğer calısan ve bu ınsan kaynaklarındaq calısan arkadaslar da sahıtdır buna.sonra bir gün bu dil kursunun müdürlerinden bi tanesı gelıyor . patrona ulasmadıkları artık buranın müdürü o oldugunu söylüyor.devam etmek ısteyen arkadaslarla devam edıcez dıyor.bizde hepımız kabul edıyoruz sonucta patronun kım oldugu önemlı degıl sadece o muhasebecı tası taragı toplayıp gıdıyor o anda bizler 1 hafta daha devam edıyoruz calısmaya sonra bu müdür kendı arkadaslarıyla calısmak ıstedıgını söyluyor.bu kurum bırını yolluyor herkes savunmasını yazıyor vs. işi bırakıyoruz.dedıgım gibi 1.5 ay önce bi gittim Nitelikli Dolandırıcılık'dan ifade verdim ne yapıcam ne edıcem allah askına yardım edin yazı yazın :(((((((((((((((((((((((

Hep sonradan

ceza verilmesine yer olmadığı kararı sabıkaya işlemez ve memuriyete engel değildir ama değil mi ? yani bizim için en iyi karar bu ikincisi hagb mıdır ?