Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

23 Kasım 2024, 11:16:49

Login with username, password and session length
Üyeler
Stats
  • Toplam İleti: 8,886
  • Toplam Konu: 4,420
  • Online today: 547
  • Online ever: 648
  • (29 Eylül 2024, 09:37:03)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 398
Total: 398

Doktor hatası için mahkemenin verdiği rekor tazminatı Danıştay da onadı

Başlatan Avukat, 28 Mart 2013, 02:12:35

« önceki - sonraki »

Avukat



Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni, yanlış ameliyat sonucu felç kalan iki hasta için 1 milyon 100'er bin lira tazminat ödemeye mahkum eden yerel mahkeme kararları Danıştay onayladı ancak aileler hala mağdur.

Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni, yanlış ameliyat sonucu felç kalan iki hasta için 1 milyon 100'er bin lira tazminat ödemeye mahkum eden yerel mahkeme kararlarının Danıştay tarafından onanmasına üniversite tarafından yapılan itiraz reddedildi. 2 hastadan, Ağrılı olan ancak Balıkesir'in Edremit İlçesi'nde oturan ve bugün 19 yaşına gelen Nurcan Fırat'ın babası Sulhattin Fırat, alacakları parayı yine sağlık için harcayacaklarını söyledi.

Edremit'te oturan 55 yaşındaki Sulhattin Fırat, Ekim 2005'te akrabalarını ziyaret için gittiği Erzurum'da, kifozkolyoz (yana ve öne doğru kamburluk) hastası kızı o zaman 11 yaşında olan Nurcan Fırat'ı tedavi ettirebileceğini öğrendi. Nurcan Fırat, 2005 yılında Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde ameliyat edildi. Fırat'ın felç olarak yatağa mahkum kalması üzerine, yine aynı şekilde felç kalan bir başka hasta ile beraber Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi aleyhine 2007 yılında Erzurum 1. İdare Mahkemesi'nde tazminat davası açıldı.

Dört yıl süren dava sonunda, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan alınan rapor ile bilirkişi raporlarını göz önünde bulunduran mahkeme, üniversiteyi Fırat için, toplam 1 milyon 100 bin lira maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Danıştay 10. Dairesi, yerel mahkemenin kararını onadı. Üniversite bunun üzerine Danıştay'a 'kararın düzeltilmesi' talebinde bulundu. Ancak Danıştay, 26 Aralık 2012 tarihinde de bu istemin reddine karar verdi. Nurcan Fırat'ın toplam alacağı tazminatın, yasal faiziyle yaklaşık 2 milyon lirayı bulacağı kaydedildi.

8 yıldır yatağa mahkum hayat süren Nurcan Fırat da kazandığı tazminatı, tedavisi ve rehabilitasyonu için harcamayı planladıklarını söyledi. Herşeye rağmen açıköğretim lisesinde eğitimine devam ettiğini kaydeden Fırat, "İyileşirsem polis olmak istiyorum" dedi.

Genç kızın babası Sulhattin Fırat da tazminatın ödenmesi konusunda sıkıntı olduğunu belirtti. Baba Fırat, "Tazminatı alabilirsem, çocuğun tekrar eski sağlığına kavuşması için kullanacağım" dedi.

Anne kudret Fırat da tazminatın alınması konusunda devlet büyüklerinin kendilerine yardım etmesini istedi.

Kaynak: DHA
http://www.haber7.com/guncel/haber/1007132-hastaneden-2-hastaya-2-milyon-lira-tazminat


Davanın safahatı

Erzurum Atatürk Üniversitesi Aziziye Araştırma Hastanesi'nde iki çocuğun felç kalmasıyla sonuçlanan ameliyatların ardından açılan davada, Erzurum İdare Mahkemesi'nin verdiği rekor tazminat kararına Danıştay'dan onay geldi. Hastane iki çocuğun ailesine faiziyle birlikte 3,5 milyon lira tazminat ödeyecek.
Ağrılı Ramazan Kılıç 12 yaşındaydı. 2005 yılında kambur olduğu için Erzurum'a getirilerek Atatürk Üniversitesi Aziziye Araştırma Hastanesi'nde ameliyat edildi. Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Okur'un yaptığı ameliyatın ardından Ramazan Kılıç'ın belden aşağısı felç oldu. Baba Ahmet Kılıç, doktor hakkında hem bıçak parası aldığı, hem de çocuğunu sakat bıraktığı için dava açtı. Yapılan yargılama sonucu Prof. Dr. Ali Okur iki yıl hapse mahkûm oldu.
Balıkesir Edremit'te oturan ve kambur olan 11 yaşındaki kız çocuğu N.F. de ailesi tarafından aynı doktora 2005'te ameliyat ettirildi. Ramazan Kılıç ameliyattan sonra tekerlekli sandalyeye mahkûm oldu. Ancak N.F. de ameliyat sonrası yatalak duruma düştü. Bunun üzerine her iki aile Erzurum 1. İdare Mahkemesi'ne başvurarak maddi ve manevi tazminat davası açtı.

Danıştay'dan karar oy çokluğu ile çıktı
Mahkeme Dr. Okur'un operasyon sırasında gerekli önleyici tedbirleri almadığı için eyleminin tıp kurallarına uygun olmadığına ve tedavide davalı idarenin sorumluluğunun bulunduğuna hükmetti. 30 Eylül 2011'de mahkeme Kılıç'a 861 bin 968 lira maddi, kendisiyle birlikte ailesine 310 bin lira manevi, N.F'ye de 771 bin 138 lira maddi, kendisiyle birlikte ailesine 260 bin lira manevi tazminat ödenmesini kararlaştırdı. Çıkan rekor tazminat üzerine Atatürk Üniversitesi iki dosyayı da Danıştay'a temyize gönderdi. Danıştay 10. Dairesi'nde görüşülen dosyalar, Erzurum 1. İdare Mahkemesi'nin verdiği kararlar doğru bulunarak onandı. Oy çokluğuyla alınan kararlar sonucunda üniversite faiziyle birlikte 3,5 milyon lirayı ailelere ödeyecek.


ABD'de yaşanan benzer bir olayda mahkeme bir kişi için 14 milyon $ tazminata hükmetmişti



ABD'de doktor hatası yüzünden yatağa bağımlı hale gelen adam, 14 milyon dolar tazminat kazandı. Florida eyaletinde yaşayan 53 yaşındaki Francis Ziadie, 2002'de baygınlık ve konuşma güçlüğü sebebiyle hastaneye kaldırıldı. Ziadie'ye damarlarından birinde kan pıhtısı oluştuğu söylendi. Doktorların kan çözücü ilaç verdiği Ziadie'nin durumunda düzelme tespit edildi. Ancak bir süre sonra Hoang Dinh Doung isimli radyolog, Ziadie'nin damarlarına stent takmak isterken yanlışlıkla hastanın atardamarını deldi. Bu hata Ziadie'nin felç geçirmesine neden oldu. Francis Ziadie, olayın ardından doktora tazminat açtı. Mahkeme dün sonuçlandı ve talihsiz adama, 5 milyonu gelecekteki bakım masraflarının karşılanması, 8 milyonu çektiği fiziksel il ruhsal sıkıntıların tazmini ve 1 milyonu dört oğlu arasında bölüştürülmek üzere toplam 14 milyon dolar tazminat verilmesine karar verdi.

http://www.sabah.com.tr/Dunya/2009/09/20/felc_birakan_hataya_14_milyon__tazminat

kilimanjaro



SALİH HAMURCU - SAKARYA

Yediği mantardan zehirlenerek karaciğerini kaybeden ve nakil ameliyatıyla hayata tutunan Sakaryalı Esra Yıldırım, hukuk mücadelesini kazandı. Mahkeme, tedavide geç kalındığı iddiasıyla Sağlık Bakanlığı hakkında tazminat davası açan Yıldırım'ın ailesine 336 bin lira ödenmesine karar verdi.

Esra Yıldırım (16), Sapanca'da yaşayan İlhan ve Sündüz Yıldırım çiftinin üç çocuğundan en büyüğü. Yaşına rağmen son üç yılda neredeyse yaşamadığı acı kalmadı. Önce hastanelerde hayatta kalma savaşı verdi. Ardından adliye koridorlarında hak arama mücadelesine girişti. Ancak sonunda iki alanda da kazanan taraf oldu. Her şey 23 Ekim 2010'da başladı. Esra ve babası, yedikleri mantardan zehirlendi. Mantar nedeniyle karaciğeri iflas eden Esra için nakil yapılacak kadavra bulunamayınca, teyzesi Fatma Özbek Akan'dan alınan karaciğer nakledildi. Teyzesinin karaciğeriyle hayata tutunan Esra'ya, nakil sonrası yüzde 70 oranında sakatlık raporu verildi. Baba Yıldırım ise tedaviyle sağlığına kavuştu. Zehirlenme sonrası 3 kez başvurdukları Sapanca Devlet Hastanesi'nde teşhis ve tedavi ile sevk işlemlerinin zamanında yapılmaması sonucu kızlarının karaciğerini kaybettiğini öne süren Yıldırım ailesi, Sağlık Bakanlığı hakkında Sakarya 1. İdare Mahkemesi'nde 450 bin liralık tazminat davası açtı. Ailenin avukatları, idarenin hizmet kusuruna işaret etti. Bakanlık ise Sapanca Devlet Hastanesi tarafından yapılan tetkik ve tedavilerde hata bulunmadığını savundu. Tedavinin geç yapılmasının İlhan Yıldırım'ın olayı gizlemesinden kaynaklandığını ileri süren bakanlık, davanın reddini istedi.

Mahkeme de, Esra Yıldırım'ın sakat kalmasının yanlış teşhis ve tedaviden kaynaklanıp kaynaklanmadığının belirlenmesi amacıyla dosyayı Adli Tıp Kurumu'na gönderdi. 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu, hastanın babasının yanlış yönlendirmesi sonucunda gerekli tetkiklerin yapılmadığı ve teşhiste geç kalındığı sonucuna vardı. Daha erken teşhis konulması durumunda karaciğer nakline gerek kalmaksızın hastanın iyileşme ihtimalinin bulunduğu ifade edilen raporda, 'yanlış yönlendirmeye rağmen gerekli ayırıca tanıyı tam olarak yapmayan hekimlerin hatalı olduğu' vurgulandı. Bunun üzerine davayı karara bağlayan mahkeme, mantar zehirlenmesi şüphesi bulunan kişinin eve yollanmasının uygun olmadığı, hastanın acil serviste yatırılarak ayrıca tetkiklerinin yapılması ve takip edilmesi gerektiği hükmüne vardı. Kararda, Esra Yıldırım'ın karaciğer nakli olmasına, ilgili sağlık kuruluşunca yapılması gereken tıbbi müdahalenin yapılmamasının yol açtığı, dolayısıyla idarenin ağır hizmet kusurunun bulunduğu belirtildi.

Mahkeme, zamanında tanı konup tedaviye başlanılsa bile mantar zehirlenmesi vakalarında karaciğer nakli gerektirecek karaciğer yetmezliği ve buna bağlı ölüm meydana gelebileceği ihtimalini de göz ardı etmedi. Ancak bu durumun gerekli tıbbi müdahalenin yapılmasından sonra değerlendirilebilecek bir husus olduğunun altını çizdi. İdarenin maddi ve manevi zarar tazmin sorumluluğuna dikkat çeken mahkeme, Esra Yıldırım'a 260 bin 37 lira maddi, 20 bin lira manevi, baba ve anne Yıldırım'a da 4 bin lira manevi tazminat ödemesini kararlaştırdı. Bakanlık, faiziyle birlikte 336 bin lirayı bulan tazminat kararını, Danıştay'da temyize götürdü.

http://www.zaman.com.tr/gundem_geciken-tedaviye-336-bin-lira-tazminat_2096282.html
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.