Sayın Yetkili ,
Ticari ilişkimiz olan bir şahsa , 10.000 TL ve 7.000 Tl lik 2 adet çek vemiştim . Bu çekleri işlerimin kötü gitmesi nedeni ile gününde ödeyemedim. Ancak daha sonrasında gerek havale olarak gerekse , müşteri ceklerini ciro ederek , toplam 17.000 TL lik borcumu 5.500 TL ye kadar düşürdüm. Ancak çekleri keşide ettiğim şahıs , borçlarımı kendince yapılandırarak (!) kalan borcumun 14.000. Tl olduguna karar verdi . Kalan borcun bu olmadığı konusunda uzlaşmaya gitmeye çalıştıysam da bir sonuca ulaşamadım . Avukatım aracılığı ile 5491 sayılı yasanın geçici 2. maddesine dayanarak , taahhütte bulunmak istedik. Bu durumda ise karşı taraf avukatı toplam borc üzerinden ve tum masrafları , faizleri dahil 34.000 TL taahhütte bulunmamızı istedi. Süre kısıtması nedeni ile mecbur kalıp bu taahhüdü verdik. Sonuc olarak kalan 5.500 TL ye karsılık şimdi 34.000 TL ödemek durumundayım ve ödüyorum. Ancak takdir edersiniz ki bu verdiğim her kurus para bana zulm oluyor.Hele şimdi ay sonuda işsiz kalacagım da dusunulecek olursa ve ödeme yapamadıgım için tekrar hapis cezası ile karsılacagım dusunulurse , bu durum beni fazlası ile sıkıntıya sokuyor.
Sorum şudur : Böyle bir durumda hapis cezası ile karsılasırsam, gun hesabı neye göre yapılacaktır ??
Toplam tutar üzerinde hesaplama yapılacak olursa , bu güne kadar ödediğim paralar ne olacak ?
Ödemelerin yapıldığını ve borcumuzun 34.000 TL olmadığına dair dava acmamız durumunda , avukatım davanın en az 2-3 yıl süreceğini söylüyor. Bu süreyi kısaltacak bir yapı var mıdır ?
Yardımlarınız için şimdiden şükranlarımı sunarım.
Ticari ilişkimiz olan bir şahsa , 10.000 TL ve 7.000 Tl lik 2 adet çek vemiştim . Bu çekleri işlerimin kötü gitmesi nedeni ile gününde ödeyemedim. Ancak daha sonrasında gerek havale olarak gerekse , müşteri ceklerini ciro ederek , toplam 17.000 TL lik borcumu 5.500 TL ye kadar düşürdüm. Ancak çekleri keşide ettiğim şahıs , borçlarımı kendince yapılandırarak (!) kalan borcumun 14.000. Tl olduguna karar verdi . Kalan borcun bu olmadığı konusunda uzlaşmaya gitmeye çalıştıysam da bir sonuca ulaşamadım . Avukatım aracılığı ile 5491 sayılı yasanın geçici 2. maddesine dayanarak , taahhütte bulunmak istedik. Bu durumda ise karşı taraf avukatı toplam borc üzerinden ve tum masrafları , faizleri dahil 34.000 TL taahhütte bulunmamızı istedi. Süre kısıtması nedeni ile mecbur kalıp bu taahhüdü verdik. Sonuc olarak kalan 5.500 TL ye karsılık şimdi 34.000 TL ödemek durumundayım ve ödüyorum. Ancak takdir edersiniz ki bu verdiğim her kurus para bana zulm oluyor.Hele şimdi ay sonuda işsiz kalacagım da dusunulecek olursa ve ödeme yapamadıgım için tekrar hapis cezası ile karsılacagım dusunulurse , bu durum beni fazlası ile sıkıntıya sokuyor.
Sorum şudur : Böyle bir durumda hapis cezası ile karsılasırsam, gun hesabı neye göre yapılacaktır ??
Toplam tutar üzerinde hesaplama yapılacak olursa , bu güne kadar ödediğim paralar ne olacak ?
Ödemelerin yapıldığını ve borcumuzun 34.000 TL olmadığına dair dava acmamız durumunda , avukatım davanın en az 2-3 yıl süreceğini söylüyor. Bu süreyi kısaltacak bir yapı var mıdır ?
Yardımlarınız için şimdiden şükranlarımı sunarım.