Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

23 Kasım 2024, 17:32:21

Login with username, password and session length
Üyeler
Stats
  • Toplam İleti: 8,886
  • Toplam Konu: 4,420
  • Online today: 547
  • Online ever: 648
  • (29 Eylül 2024, 09:37:03)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 463
Total: 463

Kimsenin görmediği bir sokak arasında sevişmek suç mudur?

Başlatan deniz855, 22 Mayıs 2013, 07:54:48

« önceki - sonraki »

deniz855

Merhaba,

Beyoğlunda sarhoş olduktan sonra kimsenin görmediği ,istiklal caddesinin alt sokaklarının birinde , yüksek binalarla kapanmış, neredeyse kapalı bir alanda gürültü de yapmadan alkolün de etkisiyle birden öpüşmeye başladık ve biraz daha ileri gittik.saat sanırım gece 3 veya 4 olabilir hava karanlıktı.Yaklaşık 30 dk sonra polis geldi ve şikayet olduğunu söyledi.Üstümüzü aradı ve karakola götürdü..İlk andan itibaren kişilik haklarıma ve onuruma yakışmayacak şekilde dalga geçilir ve yüksek sesle olacak şekilde hitap edildim.hatta elimi bile nerede tutmam gerektiği söylendi.Sonuç olarak arkadaşımla bana "gürültü yapma" cezası kesildi ve salıverildik.Bu arada bunun konuyla ilgisi pek yoktur yasal olarak (umarım) ama biz geyiz.

benim sormak istediğim:

1.İnsanların görme ihtimalinin çok az olduğu ama dışarda bir yerde sevişmek suç mudur?Madem suçsa neden bu suç tutanaklara geçmedi.yok değilse polisler kendi ahlak değerlerine göre illa suçlamak için kafasına göre birşey mi yazıyor.

2.Polis tutanaklarında gürültü yaptığımızı yazdı ama biz hiç gürültü yapmadık..yanımızda 4.katında ışıkları yanan bir bina vardı ama biz kimseyle de gürültü konusunda muhattap olmadık böyle polis kafasına göre ceza yazabiliyor mu?Bir kanıt ,bir şahit olması gerekmiyor mu?
ve ben buna itiraz edebilir miyim?

3.Ben polislerle fazla muhattap olan biri olmadığım için bana yapılan konuşma tarzını çok yadırgadım.Aramızda askeriyedeki yüzbaşı- er ilişkisi oluşturdular ben de haklarımı bilmediğim ve biraz da alkolün etkisiyle kendimi savunacak halim de olmadığı için susmayı tercih ettim.Belki bu tür polisler çok fazla ve size garip gelebilir ama bu polislere dava açabilr miyim..yani realistik olduğumuzda süreç nasıl ilerler?şahidim arkadaşım olacak başka kanıtım yok bu arada.

Lütfen ciddi cevap verirseniz sevinirim.yaptığım doğru yada yanlış demiyorum sadece haklarımı öğrenmek istiyorum.

Teşekkür ederim.

Avukat

Merhabalar. Kabahatler Kanunu'nda ve Türk Ceza Kanunu'nda yer alan konuyla ilgisi olabilecek hükümler aşağıdadır. Cezaya itiraz edebilirsiniz ancak ben sonucun değişeceğini zannetmiyorum. Aynı olayın içindeki arkadaşınız dışında başka bir şahidiniz de bulunmadığından, polislerle ilgili şikayette bulunmanızın da bir işe yaramayacağı kanaatindeyim. Bu işin hukuki boyutu. Diğer boyutuyla ilgili olarak da müsaadenizle bir iki şey söylemek isterim. Evvela konuyla ilgili şu MAKALEYİ okumanız faydalı olacaktır. Yunus Emre'nin tabiriyle bir göz yumup açmış gibi hızla gelip geçen dünya hayatı iç içe geçmiş bir sürü imtihandan ibarettir. Bu imtihanların kimisi çok zordur. Zor imtihanların başarıyla verilmesi, kişiyi Allah nezdinde insanların gıptayla bakacakları bambaşka ufuklara ulaştırır. Dünya hayatında girilen zor bir imtihanı (mesela üniversite sınavı) başarıyla veren bir kişi nasıl ki büyük bir rahatlık ve mutluluk elde ediyor, öyle de bu tür zor imtihanları vermek kişinin mertebesini yaratıcı nezdinde hayal edilemeyecek yerlere yükseltebilir. Unutulmamalıdır ki Allah dağına göre kar yağdırır. Dünya hayatında nasıl ki çok zor imtihanlara girebilmek için belli meziyetlere sahip olmanız gerekiyor, öyle her önüne gelen her imtihana giremiyor, sizin yaşadığınız türden imtihanlara da bu gözle bakmak gerekir. Her insan hata yapabilir. Mühim olan hatayı fark edip hatadan dönmek ve yaratıcıya sığınabilmek. Yazdıklarımı yanlış anlamayacağınızı umuyorum. Allah yardımcınız olsun...


TÜRK CEZA KANUNU

    Hayasızca hareketler
    Madde 225- (1) Alenen cinsel ilişkide bulunan veya teşhircilik yapan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

KABAHATLER KANUNU

     Sarhoşluk
     Madde 35 - (1) Sarhoş olarak başkalarının huzur ve sükununu bozacak şekilde davranışlarda bulunan kişiye, kolluk görevlileri tarafından elli Türk Lirası idarî para cezası verilir. Kişi, ayrıca sarhoşluğun etkisi geçinceye kadar kontrol altında tutulur.

     Gürültü
     Madde 36 - (1) Başkalarının huzur ve sükununu bozacak şekilde gürültüye neden olan kişiye, elli Türk Lirası idarî para cezası verilir.
    (2) Bu fiilin bir ticarî işletmenin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde işletme sahibi gerçek veya tüzel kişiye bin Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.
    (3) Bu kabahat dolayısıyla idarî para cezasına kolluk veya belediye zabıta görevlileri karar verir.

deniz855

#2
sorum oldukça kısa ve net ama cevap vermemişsiniz..isterseniz inglizce sorayım.kimseyi rahatsız etmeden, kimsenin görmediği bir yerde öpüşmek suç mu?
is it  against the law  to kiss someone outdoor?

bir de baştan sonra ahlaksız ve işgüzar insanlarla dolu ülkemde kimse bana ahlak dersi vermesin .ben bu ülkedi en ahlaklı insanım.
kimsenin malını çalmadım kimseyi rahatsız etmedim , tecavüz etmedim. 24 saat aynı anda milyonlarca kişiye ahlak dışı yayın yapan onalarca tv kanalı, haber sitesi,internet sitesi varken bi ben mi rahatsız ettim.hele bir araştırın youtube'da  çocukların bir tık uzağında hangi videolar var.. resmen porno sitesi .türkçe olmasına da gerek yok.milyonarca kişi tarafından izlenmiş onlarca cinsel içerekli video bulacaksınız.yabancı kanallardaki tüm aşırı erotik yarışma  programları, filmlerdeki öpüşme sevişme sahneleri  youtube'da da izlenebiliyor ayrıca .

hem polis dediğimiz kurumun içinde de gerçek ahlaksız birsürü insan var.ben öpüşmüşüm kime ne.en azından yetkilerimi kullanarak tecavüz etmiyorum.

işte internetten aldığım bazı haberler

Taksim'de eğlenmek için gittiği gece kulübünde kimlik kontrolü sırasında gözaltına alınan kadın, komiser yardımcısı N.K. tarafından iki kez tecavüze uğradı. Şikayet üzerine tutuklanan N.K. hakkında 18 yıl hapis istemiyle dava açıldı.

http://gundem.milliyet.com.tr/karakolda-iki-kez-tecavuze-ugradi-/gundem/gundemdetay/28.05.2012/1545989/default.htm

**

Malatya'da bir kadın, yardım talebiyle gittiği polis müdürünün kendisine tecavüz ettiğini ileri sürerek cumhuriyet savcılığına şikayette bulundu.

http://www.radikal.com.tr/turkiye/yardim_istedigim_polis_muduru_tecavuz_etti-959009

*

ANTALYA Emniyet Müdürlüğü'nde görevli 2 polis, fuhuşta yakalayıp gözaltına aldıkları kadınla emniyet nezarethanesinde grup seks yaparken MOBESE kameraraları tarafından görüntülendi.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/10300967.asp

*

Emniyet Genel Müdürlüğü APK Uzmanı Mehmet Türker'in, İzmir'de görev yaptığı dönemde, bir barda şarkıcılık yapan Çiğdem Kervan'ın zorla ırzına geçtiği iddiasıyla yargılanmasına devam edildi

http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/29716.asp?cp1=1

*

Hassas Bölgeleri Koruma Şubesi'nde görevli 6 polisin İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Vatan Caddesi'ndeki binasının otoparkında, bir kadınla grup seks yaparken MOBESE kameraları tarafından görüntülendiği iddia edildi.

http://www.habervitrini.com/haber/istanbul-emniyetinde-sok-iddia-polisler-grup-seks-yaparken-mobeseye-yakalandi-292977/


*

Polis lojmanında grup seks skandalı!

http://www.haberturk.com/yasam/haber/205680-polis-lojmaninda-grup-seks-skandali

**

burası türkiye.yetkilerini kullanarak kendi kişisel değerleri ve çıkarları doğrultusnda hareket eden binlerce insan var.o yüzden gelişemiyoruz zaten.adam kayırma, rüşvet olduğu sürece de  hep fakir ülke olacağız.Polisin sorduğu ilk şey ne iş yapıyorsunuz.eğer zengin olsaydık daha sonra başı ağrımasın diye işlem yapmazdı.

hem o zaman yasalar niye var?Benim demek istediğim yasalar herkese eşit uygulanmalı.

birde olayın yasal boyutunun yanında ahlaki boyutu var.

kısaca hz.alinin sözünü yazıyorum.

"Haksızlığı önünde eğilmeyiniz. Çünkü hakkınızla birlikte şerefinizi de kaybedersiniz."

bütün bunlar örtbas edilidiği için tecavüze adı karışan bazı polisler hala görevde .ayrıca polisin yakaladığı kişiyi suç üstü bile yakalasa psikolojik eziyet hakkı yoktur.Polis bir yargı mercii değildir.sadece işini yapsın.ayrıca ne yazıkki beni karakola görüten polisler bana cinsel imalarda bulundular.belki ben de yollu olsam iş yine nezarethanede grup seksle bitecekti.ayrıca tutanakta olay yer bilmediğim bir park olarak gösterilmiş.yani herşey külliyen yalan.bana bığırarak, sadece egosunu tatmin ettiler.

Avukat

1) Hiç kimse sizin veya bir başkasının sorusuna cevap verme mecburiyetinde değildir. Hiçbir karşılığı olmadan ve tamamen yardım amacıyla yapılan bu hizmet çerçevesinde verilen cevaptan memnun kalmadıysanız, ücreti mukabili bir hukukçudan her zaman için daha ayrıntılı cevap ve yardım alma hakkına sahipsiniz. Verilen cevabı beğenmemek veya tatmin edici bulmamak, size soruyu cevaplayan kişiye yönelik "sorum oldukça kısa ve net ama cevap vermemişsiniz.. isterseniz inglizce sorayım.kimseyi rahatsız etmeden, kimsenin görmediği bir yerde öpüşmek suç mu? is it  against the law  to kiss someone outdoor?" şeklinde son derece itici yaklaşımlar içine girme hakkını vermez.
2) Bu sitenin, ahlaksızlığın teşviki ve yaygınlaştırılması gibi bir amacı asla bulunmamaktadır. Bilakis, mümkün olduğu kadar manevi değerleri önemseyen ve koruyan bir yapıya sahiptir. Bu sebeple sizin örnek vermek için eklediğinizi belirttiğiniz videolar tarafımdan silinmiştir. Örnek olsun veya anlatılan husus daha rahat ifade edilsin gibi iyi niyetli bir düşünceyle dahi olsa bu tarz videoların paylaşılması bize göre doğru değildir ve forum kurallarına da aykırıdır.
3) Her meslek grubu içinde mutlaka yanlış iş yapan ve görevini kötüye kullanan kişiler geçmişte olmuştur, gelecekte de olacaktır. Bu tür kişilerle mücadele edilmesi elbette faydalı ve gereklidir. İnsanları suçlulardan korumak için görev yapan polisler içinde de doğal olarak yanlış iş yapanlar olacaktır. Polis ve asker gibi eline silah ve yerine göre zor kullanma yetkisi verilmiş kişilerin herkesten daha ahlaklı ve kurallara bağlı kişiler olması beklenir. Zira bu kişiler ahlaksızlık yaparlarsa veya kural dışı hareket ederlerse, bu kişilerden korunabilmemiz çok zordur. Öte yandan, ceza hukukuna hakim olan ilkeler gereğince bir kişi hakkında cezaya hükmedilebilmesi için, hakimin o kişinin isnat edilen suçu işlediği yönünde %100 bir kanaate sahip olması gerekir. Şayet sanığın %1 dahi olsa suçlu olmadığı yönünde şüpheler söz konusu ise, bu kişi hakkında cezaya hükmedilmez. Bahsettiğiniz olay bu çerçevede değerlendirilmiştir.
4) Yukarıda tam metni bulunan Türk Ceza Kanunu'nun 225. maddesi tartışmaya ve yoruma açık bir düzenleme getirmiştir. Yasa koyucu, maddenin gerekçesini ise şu şekilde açıklamıştır: "Madde metninde, toplumun sahip bulunduğu ortak edep (ar ve haya) duygularının, edep törelerinin ihlâli, incitilmesi ve her ne suretle olursa olsun edep ve ahlâk temizliğine alenen saldırı niteliği taşıyan hareketler, tutum ve davranışlar ve takınılan durumlar suç olarak tanımlanmıştır.
Bu hükme göre, genel olarak edep ve iffete saldırı niteliği taşıyan davranışlar, suç oluşturmaktadır. Böylece, halkın ar ve haya duygularının, toplumun ortak edep ve ahlâk temizliğinin korunması amaçlanmıştır. Bu suretle toplum kültürünün önemli bir kısmını oluşturan edep, iffet, ar ve haya duyguları, edep töreleri korunmakta ve bu değerlere saldırı niteliği taşıyan hareketler yasaklanmaktadır.
Hayasızca hareketlerin cezalandırıldığı bu suç tanımında, bu kavrama açıklık getirmek amacıyla, "alenen cinsel ilişkide bulunmak" ve "teşhircilik" ifadeleri kullanılmıştır. Madde metninde geçen cinsel ilişki, cinsel arzuların tatmini amacına yönelik her türlü davranışı ifade etmektedir. Teşhirciliğin konusu, kişinin cinsel organlarından ibaret değildir. Vücut bölgelerinin, madde metniyle korunması amaçlanan hukukî değeri ihlâl niteliğindeki teşhiri, bu suçun oluşumuna neden olacaktır.
Bu davranışların suç oluşturabilmesi için, alenen gerçekleşmesi gerekir. Aleniyet için aranan ölçüt, gerçekleştiği koşullar itibarıyla fiilin belirli olmayan ve birden fazla kişiler tarafından algılanabilir olmasıdır."
Madde gerekçeleri hakim için bağlayıcı değildir (yani gerekçenin aksini düşünmek ve uygulamak da hukuken mümkündür) ancak gerekçe, maddenin yorumlanmasında yol gösterici hususlardan biri olarak dikkate alınır. Bu maddeyle ilgili daha fazla yorum ve değerlendirme okumak için TIKLAYINIZ.
5) Sorunuzun cevabı yukarıdaki mevzuat hükümlerinde belirtilmiştir. Hukuk, soyut bir kuralın somut olaya uygulanması işinden ibarettir. Bu işi yapacak kişiler arasında zaman zaman farklı yorum ve uygulamaların olması da doğaldır. Siz bu maddelere bakarak suçsuz olduğunuzu düşünüyorsanız, yasal yollardan gereğini yapma hakkına da sahipsiniz.
6) "ben bu ülkedi en ahlaklı insanım." demişsiniz. Siz bu ülkedeki en ahlaklı insansanız, vay bu ülkenin başına. Bataklıkta açan bir çiçek çevresini bataklık olarak gördüğünden etraftaki en güzel çiçeğin kendisi olduğunu düşünebilir ama gül bahçelerini, kırları, bayırları görmüş bir kişi, bu iddiaya sadece gülüp geçer. Yaptığınız şey son derece yanlıştır ve bu yanlışa müsamaha ile yaklaşılması, doğal ve mazur görülmesi de mümkün değildir. Bununla birlikte elbette her insan yanlış yapabilir. Hatadan dönmek de en büyük erdemlerden biridir. Siz "yaptığım şey ne kadar da güzel" diye düşünmeye devam ederek yaptığınız yanlışa yeni yanlışlar da ekleyebilirsiniz, hatadan dönme yolunu da seçebilirsiniz... Sonuçta siz de gün gelecek herkes gibi ölecek ve herkes gibi yaptıklarınızdan hesaba çekileceksiniz. Elbette koca bir hayat içinde tek bir olaya ve tek bir geceye bakılarak değerlendirme yapılmayacaktır. Benden size küçük bir tavsiye: Gözünüz kötü şeyler yapanlarda değil, iyi ve güzel şeyler yapanlarda olsun. Diğer türlü, hiç farkına varmasanız da "insan herkesi kendisi gibi sanırmış" sözünün hayatınızda tecelli ettiğine sürekli şahitlik ederek bir fasit daire içinde döner durursunuz. Konunun özeti şu: İyilik ve güzellik ararsanız da çok, kötülük ve çirkinlik ararsanız da çok. Ne aradığınız, nereye gittiğiniz ve kimlerle arkadaşlık içinde olduğunuz ise sizin tercihiniz sonuçta. Gerisi size kalmış...